Giriş: Suppression of tumorigenicity 2 (ST2) sistemik enflamatuvar durum, sepsis, Akut solunum sıkıntısı sendromu ve fibrozis gibi Koronavirüs hastalığı-2019 (COVID-19) hastalık sürecinde ortaya çıkabilecek tüm ciddi komplikasyonlarda anahtar rol oynamaktadır. Bu çalışmada çözünür ST2’nin serum konsantrasyonları ile mortalite ve mekanik ventilasyon gereksinimi arasındaki ilişkiyi değerlendirdik. Gereç ve Yöntem: Bu prospektif gözlemsel çalışma Ekim 2021 ile Nisan 2022 tarihleri arasında acil servise başvuran ve COVID-19 tanısı alan hastalarla gerçekleştirilmiştir. Şiddetli akut solunum yolu sendromu-Koronavirüs-2 enfeksiyonu ile başvuran hastalar, kılavuzlarda tanımlanan klinik spektruma göre ardışık olarak çalışmaya dahil edildi. Yoğun bakım ünitesine kabul, entübasyon gerekliliği ve 90 gün içinde ölüm, çalışmanın birincil sonuçlarıydı. Klinik, görüntüleme ve laboratuvar verileri klinik spektrum ve şiddet skorlarına göre değerlendirildi. Suppression of tumorigenicity 2 testi mikro ELISA yöntemi ve Sandwich-ELISA prensibiyle çalışıldı. Bulgular: Altmış dört (%48,5) hasta yoğun bakım ünitesine yatırıldı ve bu hastaların 43’üne (%32,6) mekanik ventilasyon gerekti. Doksan günlük takip süresi içerisinde 44 (%33,3) hasta klinik kötüleşme nedeniyle hayatını kaybetti. Ölen hastaların başvuru anındaki ST2 medyan değeri 272,5 ng/ mL, hayatta kalan hastaların ise 55,95 ng/mL olarak saptandı (p<0,001). Mekanik ventilasyon ihtiyacı olan hastaların başvuru anındaki ST2 medyan değeri 280 ng/mL, gelişmeyen hastaların ise 61,1 ng/mL olarak saptandı (p<0,001). Ölümü ve mekanik ventilasyon ihtiyacını tahmin etmek için çözünebilir ST2 seviyelerinin ROC eğrisi altında kalan alanları sırasıyla 0,77 (p<0,001) ve 0,79 (p<0,001) idi. Sonuç: Başvuru anında ölçülen ST2, COVID-19’da mekanik ventilasyon ihtiyacını ve mortaliteyi öngörmede lenfosit sayısı, D-dimer ve ferritinden daha etkili olduğu için acil serviste kullanılabilecek değerli bir biyobelirteçtir.